USD34,52
EURO36,17
JPY0,224600
RUB0,341300
GBP43,54
EURO/USD1,05
BIST9.367,77
GR. ALTIN2.967,18
BTC98.338,28
uzay kirliliğini önlemek

Geleceğin Evrensel Krizi Uzay Kirliliği Olabilir Mi?

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Uzay çağının rekabetçi ortamından öte gezegen peşinde koşan insanlığın, uzay kirliliği gerçeğini görmezden gelmesi artık pek mümkün görünmemektedir. Zira atmosferimizin ötesinde 9500 tondan fazla uzay nesnesi başıboş gezmektedir. Avrupa Uzay Ajansı (ESA) 2021 Ağustos ayı verilerine göre 1mm’den 1cm’ye kadar 330 milyon serseri uzay atığı büyük bir tehlike yaratmaktadır. 

Peki, bu uzay çöplüğü nasıl oluştu, Uzay kirliliğinin yol açabileceği sonuçlar nelerdir, Uzay kirliliği uzay araştırmaları açısından ne gibi sorunlara yol açabilir? Tüm bu soruların yanıtı ve daha fazlası yazımızın devamında…

Uzay Kirliliği Nedir?

Takvimler 4 Ekim 1957 tarihini gösterdiğinde ilk kez semaya Sputnik 1 isimli uydu gönderilir. 3 aylık görev için gönderilen uydu başarılı bir şekilde de Dünya’nın yörüngesine oturur. Böylece insanlığın uzaydaki ilk enkazı olarak da tarihe geçer. 

İletişim, araştırma, gözlem, asteroit madenciliği gibi sebeplerle uzaya gönderdiğimiz; uydular, itici roketler, teleskoplar ve astronot ekipmanları uzay kirliliği gerçeğinin başkahramanlarıdır. 

Bir düşünün! 1957 yılından bugüne kadar 6100 roket fezaya gönderilir. Bu roketlerin Dünya yörüngesine yerleştirdiği uydu sayısı 12 bin 20’dir. Uzay kirliliği ne demek sorusuna bir başka soru ile yanıtlamak gerekirse, peki şimdi nerede tüm bu uydular? Yazımızın başında belirttiğimiz gibi ESA; 

  • 1mm’den 1cm’ye kadar uzay çöpü 330 milyon  
  • 1 cm’den 10 cm’ye kadar uzay çöpü 1.000.000 
  • 10 cm’den büyük 36 bin 500 uzay çöpünün uzayda başıboş dolaştığını açıklar. 

Peki, hangi cisimler daha çok uzay kirliliğine neden olur derseniz eğer özellikle şunları sıralayabiliriz;

  • Boya parçacıkları
  • Teleskoplar
  • Metaller
  • Vidalar
  • Güneş panelleri
  • Çelik parçalar
  • Uydular
  • Astronot ekipmanları

Merak Edilen Uzay Kirliliğinin Sebepleri Nelerdir?

Uzaydaki sorun şu ki evren araştırması yürüten neredeyse hiçbir ülke, görevini tamamlayan uydusunu yeryüzüne tekrar indirmemektedir. Bundan ötürüdür ki uzay kirliliğinin sebepleri nelerdir sorusunun yanıtları arasında büyük bir sorun ortaya çıkmaktadır. 

Bu sorunların ilki 10 Şubat 2009 tarihinde iki uydunun çarpışması sonucu yaşanır. Çarpışmada 2 binin üzerinde büyük ölçekli uzay enkazı uzaya savrulur. Yeryüzünden 790 km yükseklikte vuku bulan bu olay, ABD İridyum Uydusu ile pasif Rus uydusu Cosmos 2251 arasında yaşanır. 

Bir başka çarpıcı olay ise 2007 yılında yeryüzünden 865 km yükseklikte yaşanır. Çin, KT-2 Tipi Antibalistik füze denemesini, emekliye ayrılmış meteoroloji uydusunu vurarak yapar. Bu çarpışma 150 binden fazla parça çöp yaratır. Buradan da anlaşılacağı üzere aslında tıpkı iklim değişikliği gibi uzay kirliliği de insan kaynaklıdır.

Uzay Kirliliği Uzay Araştırmaları Açısından Ne Gibi Sorunlara Yol Açabilir?

Bir merminin hızı ortalama saatte 160 km hıza ulaşırken alçak Dünya yörüngesindeki bir uzay atığı ise saatte 30.000 km hızla seyahat edebilmektedir. Bu da çarptığı uyduları kullanılamaz hale getirdiği gibi daha fazla enkazın ortaya çıkmasına neden olmaktadır. 

Uzay kirliliği uzay araştırmaları açısından ne gibi sorunlara yol açabilir sorusuna 1978 yılında yanıt arayan NASA Bilim İnsanı Donald Kessler’in de öngördüğü gibi Kessler Etkisi yani domino etkisi yaratmaktadır. Bu domino etkisiyle uzayın sonsuz bir çöp deryasına dönüşmesinden endişe duyulmaktadır. 

Bu durum karşısında NASA ve ESA olası felaketleri önlemek için uzay çöplerini izlemektedir. Bu sayede Uluslararası Uzay İstasyonu her yıl uzay atıklarından sıyrılmayı başarmaktadır.  Ancak gelecekte, uzay istasyonlarının bu manevralarının yetersiz kalacağı düşünülmektedir. Bunun sebebi ise uyduların çevresindeki 13 bin çöp yığınının 2059’da 50 bine çıkacak olmasıdır.

Hal böyle olunca Dünya’nın yörüngesi gelecek yıllarda adeta İstanbul trafiği gibi olacaktır. Deyim yerindeyse iğne atsanız uzaya gidemeyecektir. Özellikle bu çöp yığını arasında aktif uydular ve astronotlar risk altına girmektedir. Ayrıca insanlığın en büyük hayali insanlı Ay ve Mars seyahatleri de sekteye uğrayacaktır. 

Korkutan Uzay Kirliliğinin Yol Açabileceği Sonuçlar

uzay kirliliği

Birleşmiş Milletler, 25 yıl içerisinde büyük uzay enkazlarının kaldırılmasını istemektedir. Bunun sebebi Kessler Etkisi’nin önüne geçebilme istediğidir. Bu sayede küçük cisimlerin dev çöp bulutu oluşturması engellenebilecektir. Ancak uzaya saçılan mikro düzeydeki nesnelerin toplanması pek de mümkün değildir.

Peki, alçak Dünya yörüngesindeki irili ufaklı materyaller toplanamazsa uzay kirliliğinin yol açabileceği sonuçlar neler olur dersiniz;

  • Televizyon sinyalleri alınamaz
  • Hava durumu tahminleri yapılamaz
  • Cep telefonları ile iletişim sağlanamaz
  • GPS sinyalleri alınamaz
  • Dünyaya yaklaşan asteroitler tespit edilemez
  • Askeri uydular casusluk yapamaz
  • Uzaydan Dünya gözlemi yapılamaz
  • Evren araştırmaları sekteye uğrar

Uzay Kirliliğinin Önlenmesi İçin Neler Yapılabilir?

Uzay kirliliğinin yol açabileceği sonuçlar artık biliyoruz ancak uzay kirliliğini önlemek için neler yapılabilir sorusunun yanıtı ise hala bir muammadır. Bu konuda pek çok uluslararası organizasyon çalışma yürütmektedir. 

Bu çalışmaların ilki 1993 yılında Ajanslar Arası Uzay Enkazı Koordinasyon Komitesi tarafından yapılır. Komite, Uzay Enkazı Azaltma Yönetmelikleri ile tüm dünya ülkelerine sorumluluk aşılayarak bir nebze olsun uzay kirliliği gerçeğinin önüne geçmeyi amaçlar. 

Ardından 1959 yılında Birleşmiş Milletler’e bağlı Dış Uzayın Barışçıl Kullanımları Komitesi (COPUOS) faaliyete başlar. Böylece COPUOS, uzayın kullanımı ve keşfi için kuralları belirlemiş olur.  

Tüm bu çabalara rağmen alçak Dünya yörüngesindeki enkaz sayısı günden güne artar. Ya ESA Temiz Uzay Bürosu Başkanı Luisa Innocenti’nin söylediği gibi uzayın kirletilmesi durdurulmalıdır ya da uzaydaki çöpler derhal toplanmalıdır.  Peki bu nasıl mümkün olacaktır?

İmkânsız mı Yoksa Uzay Kirliliği Temizlenebilir mi?

Çağımızda yapay zekâ teknolojileri ve otonom araçlar, uzay kirliliği temizlenebilir mi sorusuna bir yanıt verebilir. Bu amaçla ESA, üye ülkelerden destek alarak Ecole Polytechnique Fédérale de Lausanne (EPFL) araştırma ekibi tarafından kurulan ClearSpace’in ilk ADRIOS (Aktif Enkaz Kaldırma/Yörünge İçi Servis) misyonunu aktif hale getirir. 

Uzaydan enkaz kaldırma görevinde başat rol oynayan Avrupa Uzay Ajansı bu sayede temel rehberlik, navigasyon ve kontrol teknolojileri, buluşma ve yakalama yöntemlerinin geliştirilmesini amaçlanmaktadır. Böylece;

  • Yüksek hızdaki büyük nesneler dörtlü robotik kollar aracılığıyla yakalanır
  • Robotik kollar aracılığıyla yakalanan çöp parçaları mezarlık yörüngesine (800-600km) gönderilir.

ESA’nın bir diğer çalışması yörüngede hızla dengesiz ve belirsiz ilerleyen cisimleri ağ yardımı ile yakalamaktır. Bir hayli ilginç görünen bu yöntem finansman eksikliği ve görev riskleri sebebiyle şimdilik beklemeye alınmıştır.  

Başımıza Uzay Enkazı Düşer Mi?

Dünya’nın üstü bu kadar karışıkken akıllara elbette ki başımıza uzay enkazı düşer mi sorusu da gelmektedir. Ancak çok da endişe etmenize gerek yok! Çünkü Dünya’nın %71’i sularla kaplıdır ve gökyüzünden düşecek bir çöpün başınıza düşme olasılığı oldukça azdır. Ancak imkânsız da değildir. 

Sonuç olarak insanoğlu, yeryüzündeki çevre sorunlarını henüz çözememişken yakın gelecekte uzay kirliliği ile de mücadele etmek zorunda kalacaktır.

0
be_endim
Beğendim
0
dikkatimi_ekti
Dikkatimi Çekti
0
do_ru_bilgi
Doğru Bilgi
0
e_siz_bilgi
Eşsiz Bilgi
0
alk_l_yorum
Alkışlıyorum
0
sevdim
Sevdim
Geleceğin Evrensel Krizi Uzay Kirliliği Olabilir Mi?

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Hedera Güncel ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!