Yeni ekonomi modeli uygulaması sonucunda hem borçlanma hem de yatırımda TL tercih ediliyor
Bu Yazıda Neler Var?
Vatandaşın borcu azalıyor
Türkiye’de yeni ekonomi modeli olarak uygulanan ve ekonomide TL ağırlıklı çalışmayı hedefleyen sistem ile kesintisiz büyüme sürecini 8 çeyreğe çıkarıldı. Vatandaşın borçluluk oranları da dünyanın gerisinde seyrediyor.
10 çeyrektir hane halkının borçluluk oranı düşüyor ve düşmeye devam ediyor. Reel sektörde ise karlılık rekoru kırılıyor ve borca karşılık finansal varlık gücü artıyor
Merkez Bankası’nın TL’ye geçiş stratejisi
Merkez Bankası tarafından atılan adımlar ile hem enflasyonun düşmesi hem de vatandaşın borçluluk oranının düşürülmesi hedefleniyor.
Bu hedeflere ulaşılarak hane halkının güçlenmesi ve reel sektör bilançoları sayesinde, tahsili gecikmiş alacak oranı yüzde 2.2 ile tarihsel olarak en düşük seviyesine ulaştı. Ayrıca ekonomide liralaşma stratejisinden de sonuç almaya başlandı.
Finansal İstikrar Raporu yayınlandı
Merkez Bankası tarafından yayınlanan Finansal İstikrar Raporu’nda, % 13,3’e gerileyen hane halkı borç oranının milli gelire oranı dikkati çekiyor. Gelişmiş ülkelerde % 75, G20 ülkelerind %63, gelişmekte olan ülkelerde ise % 47 seviyesinde bulunan bu oran, sistemin işlediğini gösteriyor.
Rapora göre; hane halkının Eylül 2021’de 1 trilyon 17 milyar TL, Mart 2022’de 1 trilyon 137 milyar TL olan finansal yükümlülükleri, Eylül 2022’de 1 trilyon 417 milyar TL olarak gerçekleşti.
Asli unsur TL olacak
Raporda dikkat çeken bir konuda; şirketlerin döviz cinsinden olan borçlarının azalması oldu. Diğer taraftan gelir profili yükselmeye devam ediyor. 15 milyon doların altında döviz borcu bulunan şirketlerin kredi bakiyesi, % 46 düşüşle 42.9 milyar dolardan 2022 yılı Eylül ayı itibarıyla 23.1 milyar dolara düştü.
Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, raporda yayımlanan yazısında, son dönemde alınan tedbirlerin firma ve hane halkı bilanço dengelerini güçlendirdiğini ifade etti. Kavcıoğlu, “Güçlenen hanehalkı ve reel sektör bilançolarının da desteği sayesinde, bankacılık başta olmak üzere finansal kesimin aktif kalitesi de tarihsel olarak en iyi seviyesindedir. Tüm bu gelişmeler, sistemdeki temel risk unsurlarından olan ve kalıcı fiyat istikrarını yakalamamızın önündeki engellerin başında gelen para ikamesini azaltarak Türk lirasını sistemin asli unsuru yapmayı amaçlayan liralaşma adımlarımız neticesindedir” dedi.