Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “Bilinmelidir ki bugün yaşadığımız problemler sonuç, Milli Görüş çizgisinden sapmalar sebeptir. Bugünkü duruma göz göre göre gelinmiştir.
Bu Yazıda Neler Var?
Problemlerin temeli Milli Görüş’ten sapmadır
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “Bilinmelidir ki bugün yaşadığımız problemler sonuç, Milli Görüş çizgisinden sapmalar sebeptir. Bugünkü duruma göz göre göre gelinmiştir. Merhum Erbakan Hoca’mızın işaret ettiği, ısrarla uyarıda bulunduğu ne varsa bugüne dek tek tek gerçekleşmiştir maalesef. Bugün kapı kapı para bulmak için gezen bir ülke konumuna gelmeyelim diye yıllarca uyardık, ama arkadaşlar dinlemediler. Anlattık ya anlamadılar ya da daha vahimi anlamazdan geldiler. Milli Görüş yolundan zaten çıkmışlardı, gömleği çıkardıklarını ifade ederek bunu dile getirmişlerdi; bir daha da yollarını, yönlerini bulamadılar. Pusulayı kaybederseniz yönünüzü bulmanız mümkün olmaz. Pusula Milli Görüş’tü bunlar için, ama ne yazık ki bunu izale ettiler” dedi.
Kıbrıs sorun değildir?
Temel Karamollaoğlu, bugün Saadet Partisi Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Karamollaoğlu, Kıbrıs Barış Herakatı’nın yıl dönümüne ilişkin şunları söyledi:
“TÜRKİYE’NİN ‘KIBRIS SORUNU’ DİYE BİR SORUNU YOKTUR. VAR OLAN SORUNLAR, BARIŞ HAREKATI İLE SONA ERMİŞTİR”
“Elbette 2004 Annan Planı sürecini, o dönemde Ada’da yapılan referandumunu unutmadık. Bugünkü iktidarın o zamanki tutumunu birileri unutmuş olabilir; ancak biz hiç unutmadık. Referanduma ‘evet’ kampanyaları düzenleyenleri unutmadık. Kuzey Kıbrıs’ta evet oylarının çoğunlukta çıkmasına sebep olanları da unutmadık. Zira birilerinin Kıbrıs’ı gözden çıkardığı o dönemde, rahmetli Oya Akgönenç Hanımefendi’nin başkanlığında biz Saadet Partililer, gerçekleri anlatmak için çok uğraşmıştık. Allah’tan Rumlar buna ‘hayır’ dediler de süreç farklı işledi. Hem iktidarı hem de uluslararası kamuoyunu uyarıyoruz; hiç kimse bir daha böyle girişimlere tevessül etmesin. Altını çize çize ifade ediyorum; Türkiye’nin ‘Kıbrıs sorunu’ diye bir sorunu yoktur. Var olan sorunlar, 1974 Barış Harekatı ile birlikte sona ermiştir.
“TÜRKİYE, ASKERİ VARLIĞINI DAHA DA GÜÇLENDİRMELİDİR”
Şimdi atılması gereken adımlar ise bellidir. Türkiye, Ada’dan asker çekmek bir yana, askeri varlığını daha da güçlendirmelidir. Bölgedeki sıcak gelişmeler ve Ada’nın stratejik önemi de dikkate alınarak mutlaka bir hava üstünlüğü sağlanmalıdır. Türkiye, KKTC’nin başta kardeş ve dost ülkeler tarafından tanınmalıdır. Ardından da diğer tüm ülkeler tarafından tanınması hususunda diplomatik atağa geçmelidir. Aksi takdirde, Avrupa’ya vizesiz gitme hayali kuranlar, yarın Lefkoşa’ya, Girne’ye, Gazi Magosa’ya vize ile gitmek zorunda kalabilirler. Bunun hesabını da ne tarih önünde ne de millet vicdanında veremezler.
MİLLİ GÖRÜŞ GÖMLEĞİNİ KİRLETMEDİK
Bilindiği üzere Saadet Partimiz, Kıbrıs Barış Harekatı’nın yıl dönümüne atfen, 20 Temmuz 2001’de kurulmuştur. Partimiz Merhum liderimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hoca’mızın önderliğinde, Recai Kutan Ağabey’imizin genel başkanlığında kurulmuştur. Hak ve hakikat mücadelesini aynı inanç, azim ve kararlılıkla çeyrek asırdır devam ettirmektedir. Elbette bu yolda dönenler de oldu. Kuşandığımız bu ağır sorumluluğu taşıyamayıp, sonra gömlek çıkarır gibi çıkarıp bir kenara atanlar da oldu. Ancak biz Saadet Partililer, üzerimizdeki tertemiz, bembeyaz ‘Milli Görüş gömleğini’ hiç kirletmeden, hiç kırıştırmadan taşımayı şeref kabul edenler, işte bugün yine buradayız.
KİMSESİZLERİN KİMSESİ OLMAYA KARARLIYIZ
Edilen dualar, akıtılan alın terleri, sarfedilen samimi gayretlerle bugüne gelindi. Uzun bir zaman diliminin ardından Saadet Partimiz, TBMM çatısı altında bir grup ile temsil edilmektedir. Böylece, ülkemizin problemlerine dair çözüm önerilerimiz bugün, dünden çok daha etkili bir şekilde gündemde yer alacaktır. Milletimizin sorunlarını, talep ve beklentilerini bugün, dünden çok daha gür bir şekilde ve beraberce dile getireceğiz. Çözümü konusunda çok daha etkin çalışmalar ortaya koyacağız. Çok net ifade ediyorum. En ufak bir problemi olan buyursun bize gelsin, en küçük bir derdi olan anlatmak için buyursun bize gelsin. Biz bunun için varız, milletimizin derdi bizim derdimizdir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ve TBMM aritmetiği birçok noktada imkan vermiyor. Ama en azından sessiz yığınların sesi, kimsesizlerin kimsesi olmaya kararlıyız.
BUGÜN YAŞADIĞIMIZ PROBLEMLER SONUÇ, MİLLİ GÖRÜŞ ÇİZGİSİNDEN SAPMALAR SEBEPTİR
Milli Görüş’ün ilke ve değerlerinden taviz vererek iktidara gelenlerin 20 yılın sonunda ülkemizi ne denli kötü bir tablo ile karşı karşıya bıraktığını üzülerek görüyoruz maalesef. İsraf, rüşvet ve yolsuzluk, almış başını gitmiş; yoksulluk hiç olmadığı kadar milletimizin belini bükmüş; her geçen gün bir önceki günü arar hale gelinmiştir. Borç-faiz-borç sarmalından ne devletimiz ne de milletimiz kurtulamamakta, her geçen gün giderek artan bir borç batağına sürüklenilmektedir. Bırakın son 22 yılı, sadece şu son 2 ayda milletin sırtına yüklenen vergiler ve yağan zam yağmuru dahi bir iktidarın başarısızlığını ortaya koymaya yeter de artar. Bilinmelidir ki bugün yaşadığımız problemler sonuç, Milli Görüş çizgisinden sapmalar sebeptir. Bugünkü duruma göz göre göre gelinmiştir.
Merhum Erbakan Hoca’mızın işaret ettiği, ısrarla uyarıda bulunduğu ne varsa bugüne dek tek tek gerçekleşmiştir. Bugün kapı kapı para bulmak için gezen bir ülke konumuna gelmeyelim diye yıllarca uyardık, dinlemediler. Anlattık ya anlamadılar ya da daha vahimi anlamazdan geldiler. Milli Görüş yolundan zaten çıkmışlardı; bir daha da yollarını, yönlerini bulamadılar maalesef.”
