Neşet Ertaş kimdir, nerelidir hayat hikâyesi nedir merakla araştırılan bir konudur. İşte Bozkırın Tezenesi, gönüllerin sultanı Neşet Ertaş!
Neşet Ertaş, gönüllerin sanatçısı gönüllerin türabı oldu ve hep türküleri ile bizlere bir şeyler anlattı. Aramızdan ayrıldığından beri gönüllerimizi onsuz bırakan Neşet, hayatına koca bir müzik performansı sığdırıyor.
Neşet Ertaş türkülerinde anlatmak istedikleri ile toplumun her kesimine hitap etmektedir. Sözlerinde bulunan kelimelerin anlamından tutun da diğer tüm içerimizde uyandırdığı hislerine kadar hislerimize dokunmaya başardı.
Neşet Ertaş abdallık geleneğinin son temsilcisizlerdendir. Abdallık geleneğinin yaygın olduğu Kırşehir’den çıkan Neşet Ertaş türkülerini kendi yazar ve besteler. Bağlaması ile bir bütün olan ve türkülerini gönülden söyleyen büyük usta, çok değerli ve kıymetli bir değerimizdir. Bergen kimdir yazımıza da göz atabilirsiniz.
Bu Yazıda Neler Var?
- Neşet Ertaş Kimdir Nerelidir
- Neşet Ertaş Kimdir Hayatı
- Neşet Ertaş Kimdir? Neşet Ertaş Hastalığı!
- Neşet Ertaş Kimdir Biyografisi | Türkiye’ye Dönüş!
- Neşet Ertaş Kimdir | Neşet Ertaş Ölümü
- Neşet Ertaş Kimdir En Sevilen Türküleri!
- Neşet Ertaş Kimdir? Bozkırın Tezenesi Ne Demek?
- Neşet Ertaş Kimdir? Muharrem Ertaş Türküleri
- Neşet Ertaş ve Muharrem Ertaş Baba Oğul Atışmaları
Neşet Ertaş Kimdir Nerelidir
Neşet Ertaş kimdir sorusuna en iyi cevabı kültürümüzü türkülerinde taşıyan Bozkırın Tezenesi Türkiye’de olduğu kadar Almanya’da da ilgi görmekteydi. Neşet Ertaş Kırşehir’de 1938 senesinde dünyaya gözlerini açtı. Kırşehir’in Çiçekdağ ilçesinde dünyaya gelen son abdal olan Neşet Ertaş’ın babası ise Muharrem Ertaş’tır.
Muharrem Ertaş, yine müzikle ilgilenen ve düğünlere müziğini icra etmeye giden bir sanatçıydı. Kırşehir yerlileri Neşet Ertaş’ı gönüllerinde hala daha yaşatmaktadırlar. Neşet Ertaş hikayesine Kırşehir’de başlamış fakat sonrasında Kırıkkale’ye gitmiştir.
Kırıkkale’ye gitmeden önce Neşet Ertaş Kırşehir Kırtıllar köyünde bir süre yaşamıştı. Muharrem Ertaş bozlak geleneğini sürdüren ve temsil eden en büyük isimlerden biriydi. Neşet Ertaş’ın annesi ise Döne Ertaş normal bir hayat sürmekteydi.
Neşet Ertaş babası Muharrem Ertaş’ın abdallık geleneğini sürdüren ve temsil eden bir isim olması ile beraber her gün yeni bir şeyler öğrenmeye devam ediyordu. Babası gittiği düğün ve şenliklere Neşet’i de götürür ve orada Neşet’e darbuka çaldırırdı. Kimi zaman zil çalan Neşet müziğe ilk adımlarını minik yaşta bu şekilde babasının sayesinde atmıştı.
Neşet daha 12 yaşında minik kalbi ile annesi Döne’yi kaybetmiş, toprağa vermişti. Neşet Ertaş ailesi ile beraber göçebe hayatı yaşarken babası Muharrem Ertaş ikinci evliliğini yapmıştı. Yozgat’ın Kırıksoku ilçesine ve ardından da Yerköy ilçesine yerleştiler.
Neşet küçük yaşta kardeşleri ve babası ile beraber farklı diyarlar görüyor ve oralardan farklı ilhamlar ediniyordu. Tüm bu yerleşimlerinin ardından Kırşehir’de iki yıl yaşayan Muharrem Ertaş, Neşet ve kardeşleri hayatlarına devam ettiler.
Neşet Ertaş kimdir eğitim hayatı nasıldır sorusunu araştırıyorsanız size cevap olarak Neşet Ertaş’ın hiç okuyamadığını söyleyebiliriz. Okul hayatı olmayan Neşet Ertaş küçük yaşta müziğe olan ilgisini fark edip birçok çalgı aletini öğrendi. Neşet Ertaş yaşıtlarının okula gittiği dönemlerde keman öğrendi ve ardından cümbüş çalmakta da kendini gösterdi.
Ardından bağlamaya dört kolla sarılan Neşet, cevherini fark etmeye başladı. Neşet, babası Muharrem Ertaş ile gittikleri düğünlerde çaldıkları şarkılar ile sanatını geliştirdi ve kendisini ispat etme konusunda birçok deneyim yaşadı.
Neşet Ertaş şöhrete kavuştuktan sonra dahi babasından öğrendiği şeyler hakkında hep konuşmuş ve ona borçlu olduğunu dile getirmiştir. Neşet Ertaş düğünlerde çaldığı müzik aletleri seslendirdiği türküler ile yoğrulmuş, büyümüş ve gelişmiştir. O halkın içerisinden halka gelen büyük üstatlardandır.
Neşet Ertaş Kimdir Hayatı
1950 senesinde TRT Ankara Radyosunda yayımlanan bir Yurttan Sesler adlı program bulunmaktaydı. Buradaki platformda Muzaffer Sarısöz’ün yönetmenliğinde yapılan programda Neşet Ertaş da ses performansını gerçekleştirdi.
Neşet Ertaş’ın “Geleli gülmedim ben bu cihana“ adlı bozlak parçasını hem çalıp hem söylemesi ile gerçekleştirdiği performans oldukça fazla ilgi gördü. Neşet Ertaş Türkiye genelinde duyuldu ve halk tarafından keyifle dinlendi. İşte, Geleli Gülmedin Ben Bu Cihana türkü sözleri:
Geleli gülmedim ben bu cihanda
Cektiğim ah ile zardır yareden
Giriftar olmuşum da (of .) bunca
Cektiğim ah ile zardır yareden
Benmiyim dünyada bir bahtı kara
Tabipler derdime bulmuyor çare
Muhtaç etmen beni zalim kula
Kula muhtaç olmak zordur yareden
Ararım derdime bir çare yoktur
Anladım evlerden böyledir taktir
Ele düğün bayram bana haktır
Ne çekilmez kahrım vardır yareden
Bu ilginin üzerine 1970 senelerine kadar Neşet Ertaş TRT Ankara Radyosunda türküler seslendirmeye devam etti. Toplam 20 yılı geçen bir süredir belirli zamanlarda 15 dakikalık ayrılan vakitte TRT radyolarında yer aldı.
Neşet Ertaş kimdir sorusunu cevaplandırmaktayız. Neşet Ertaş İstanbul’a Ankara deneyiminin ardından gitmeye karar verdi. İstanbul’da kayıtlar gerçekleştiren Neşet babasının şarkılarını ele almıştı. Sene 1957 ve Neşet adeta bıyıkları yeni terlemiş bir delikanlı idi.
Neşet Ertaş’ın çıkartmış olduğu ilk taş plak babası Muharrem Ertaş’a ait, ismi ise “Neden Garip Garip Ötersin Bülbül“dü. Halk tarafından sevilen ve gönüllerde yer etmeye başlayan Neşet’in ilk plağının babasının sözlerine ait olması ise oldukça hoş bir olaydır. İşte türkünün sözleri:
Neden garip garip ötersin bülbül
Yoksa sen de bahtı karalı misin
Bilmem feryat edip coşarsın bülbül
Sen de benim gibi yaralı mısın?
Bu derdin elinden oldum biçare
Aradım derdime bulmadım çare
Yüreğimde vardır bilinmez yare
Sen de yüreğinden yareli misin?
Neşet Ertaş artık İstanbul’a alışmış ve iki yıllık bir iş deneyiminin ardından Ankara’ya gazinoya çalışmaya gitmişti. Neşet Ertaş aynı zamanda birçok farklı unvan taşıyan sanatçı ile turnelere katıldı. Türkiye’nin çoğu yerini gezdi ve oradaki gönül dostları ile buluşarak derdini türkülerini dile getirdi.
Ankara gazino macerasının ardından 1962 senesinde askerlik görevini icra etmek için İzmir, Narlıdere’ye doğru yola koyuldu. Askerliğini yapan Neşet tekrardan Ankara’ya geri döndü ve saz yapımı konusunda tanınan Tavşancı Hüseyin Koluman’ın dükkânına önce ortak oldu. Ortak olduğu dükkânın sonrasında devrini üstüne alan Neşet, Ankara’da tutunmayı başardı.
Neşet Ertaş kimdir sorusuna cevap vermekteyiz. Radyodan tanıdığı bir arkadaşının yanında Neşet’in yanına gelen bir kız ile karşılaştı Neşet. Karşılaştığı kızın ismi Leyla, çocuklarının annesidir. “Bu tanışma ile ilgili birçok yalan hikâye ağızdan ağıza dolanmaktadır. Anonim hikâyelerden oluşan gazino hikâyeleri nedeni ile Muharrem Ertaş’ın karşı çıkması uyuşuyordu. Bu sebeple uzun süre boyunca bu olay yanlış aksettirildi şeklinde ifade edilir Wikipedia açıklamasında. “
Neşet, Leyla ile tanışmış ve dünya evine girmişti. Muharrem Ertaş ise bu evliliğe Leyla’yı tanımadığı için ve Leyla’nın şarkıcılık kariyeri olduğu için karşı çıkmıştı. Bu olay zaten Neşet Ertaş ve Muharrem Ertaş arasındaki türkü atışmalarından da ortadadır.
Baba Muharrem Ertaş türkü sözlerinde ve atılımlarında Leyla’nın şarkıcılık yapmasından rahatsız olduğunu açıkça dile getiriyordur. Yine de gerçekleşen bu evlilik 7 sene boyunca sürmüş ve Neşet ile Leyla’nın üç çocuğu dünyaya gelmişti. Hüseyin, Döne ve Canan çocukları olup evlilikleri 7 sene boyunca devam etmişti.
Neşet Ertaş kimdir sorusuna baba oğul atışmalarındaki türküler ile de cevap verilebilir. Neşet Ertaş bu süre zarfını da atlattıktan sonra sene 1969’da TRT’nin tayin ettiği sanat ekibi ile Almanya’ya doğru yola çıktı. Bu yolculuk plak dolumu için gerçekleşti fakat dönüş yolunda talihsiz bir kaza yaşandı.
Neşet Ertaş Almanya dönüşü sırasında arabası ile kaza yaşamıştı. Neşet Ertaş ehliyetsiz bir şekilde araba kullandığı için ceza alarak hapishaneye girdi. 3 ay boyunca hapis yattığı dönemde memleketinden hiçbir haber alamayan Neşet’e içinde hoş bir not bulunan kitap gelmişti.
Kitabın içerisinde “Bozkırın tezenesine geçmiş olsun“ notu bulunmakta ve sahibinin ise Yaşar Kemal olduğu bilinmektedir. Neşet Ertaş’ın adeta ikinci ismi haline gelen Bozkırın Tezenesi lakabı onunla o kadar özdeşti ki, herkesin kulağına aşina olmuş hale geldi.
Neşet Ertaş kimdir sorusuna birçok şekilde cevap verilebilir. Neşet Ertaş geçirmiş olduğu kaza sonucunda hapishanede yatmış ve orada yine yüreğini konuşturmuştu. Neşet Ertaş yazmış olduğu türküyü sigara kâğıdı üzerine kibrit barut ucu ile yazmıştır. Yazmış olduğu türkünün sözleri ise şu şekildedir:
Şu garip halimden bilen, işveli nazlı
Göynüm hep seni arıyor, neredesin sen?
Tatlı dillim, güler yüzlüm, ey ceylan gözlüm
Göynüm hep seni arıyor, neredesin sen?
Sinemde gizli yaramı, kimse bilmiyor
Hiçbir tabip yarama, merhem olmuyor
Boynu bükük bir garibim, yüzüm gülmüyor
Göynüm hep seni arıyor, neredesin sen?
Neşet Ertaş Kimdir? Neşet Ertaş Hastalığı!
Neşet Ertaş kimdir sorusuna cevap vermekteyiz. Neşet Ertaş 1976 senesinde talihsiz bir olay yaşadı ve sevenlerini bir hayli üzdü. Fazla sigara ve alkol kullanımı gerçekleştiren Neşet Ertaş sahnede performansını sergileme esnasında felç geçirdi. Felç parmaklarını vurmuş ve onu bağlama çalamaz hale getirmişti.
Neşet Ertaş iki sene boyunca fizik tedavi süreci geçirdi fakat sonucunda olumlu bir yansıma yaşayamadı. Bu sebeple de çok sevdiği mesleğini gönlünün defteri işini kaybetti. Neşet Ertaş’ın abisi Necati Ertaş Almanya’da işçi olarak çalışmaktaydı.
Neşet’in abisi Necati abisine deste olarak onu da Almanya’ya aldırdı ve tedavisine başlamasına destekleri ile yardımcı oldu. Neşet bir süre sonra çocuklarını da yanına Almanya’ya aldırdı. Neşet Ertaş 1979 senesinde Almanya’ya giderek 2003 senesinde kadar memleketine geri dönemedi.
Almanya’da da işini icra eden Neşet bu sefer gurbetteki dostlarına, gurbet Türklerine konserler verdi. Aynı zamanda Almanya’nın birçok farklı yerinde de sahne alan Neşet, düğünlerde de çaldı. Almanya’da kaldığı senelerde ise birçok çıkardığı kaset ile Türkiye’deki sevenlerini mutlu etti.
Çıkardığı kasetlerin içeriği kendisine ait olan Neşet, adeta hikâyeleri şarkılar ile bezemişti. Orta Anadolu yöresi türkülerine de kasetlerde hep yer verdi. Neşet Ertaş tam tamına 25 yıl boyunca Türkiye’den ayrı gurbette hayatına devam etti.
Neşet Ertaş Kimdir Biyografisi | Türkiye’ye Dönüş!
Neşet Ertaş kimdir araştırmaları özellikle şarkı severler tarafından araştırılmaktadır. Bu 25 yılın sonunda Türkiye’ye geri dönüş yapan Neşet Ertaş, büyük bir konserle sevenlerini karşıladı.
Harbiye Açıkhava Konseri ile beklentinin de kat ve kat üstü seyirci kitlesine ulaşan Neşet büyük bir özlem ve hasretle türkülerini seslendirmeye bağlamasının tellerine yüreğiyle dokunmaya başladı.
Neşet Ertaş 2002 senesinde Süleyman Demirel tarafından devlet sanatçısı unvanına layık görüldü. Fakat Neşet bu unvanı kabul etmeyerek bir kere daha farkını ortaya koymuş oldu. Neşet Ertaş bu teklifin bir ayrımcılığı temsil ettiğini ve kendisinin devletin değil halkın sanatçısı olarak gördüğünü dile getirmişti.
2003 senesinde ise yerleşim olarak İzmir’e gelmiş ve hayatını burada sürdürmeye başlamıştı. Neşet Ertaş türkülerinde her zaman Leyla’ya yer vererek hislerini tarif ediyordu. 2006 senesinde yani İzmir’e yerleşmesinin 3 yıl ardından ise TBMM Üstün Hizmet Ödülü aldı.
Neşet Ertaş Süleyman Demirel’in vermek istediği devlet sanatçılığı unvanı hakkında şu sözlerini dile getirdi:
“Devlet sanatçılığını bana teklif ettiler. Ben, ‘hepimiz bu devletin sanatçısıyız, ayrıca bir devlet sanatçısı sıfatı bana ayrımcılık geliyor’ diyerek teklifi kabul etmedim. Ben halkın sanatçısı olarak kalırsam benim için en büyük mutluluk bu. Şimdiye kadar devletten bir kuruş almadım, bir tek TBMM tarafından verilen üstün hizmet ödülünü kabul ettim. Onu da bu kültüre hizmet eden ecdadımız adına aldım.”
Tüm bu felsefi sözlerinin ardında Neşet Ertaş “ Yaşayan İnsan Hazinesi“ kabul edilerek Türkiye Ulusa Envanterine alındı. 2011 senesinde de Neşet Ertaş’a İTÜ tarafından “ Fahri Doktor“ unvanı verildi ve hak görüldü.
Neşet Ertaş kimdir sorusuna bir güncel bilgi verebiliriz. Konservatuar bölümlerinde Neşet Ertaş’ın çalma teknikleri, edebi şiirleri, okuma üslubu, ozan kimliği ve tavrı ile üniversite tezlerinde yer aldı.
Neşet Ertaş Kimdir | Neşet Ertaş Ölümü
Neşet Ertaş kimdir ve nasıl bir hayat sürmüştür? Neşet Ertaş yazdıkları, çizdikleri ve dile getirip söyledikleri ile asırların üstadı olmayı başaran bir sanatçıdır. Neşet Ertaş’ın ölümü ise 2012 senesinde mesane kanseri nedeni ile gerçekleşmişti.
Alkol ve sigara kullanımı yüzünden mesane kanseri olan Neşet Ertaş 2012 senesinde İzmir’de hayatını kaybetti. Kırşehir Bağbaşı mezarlığına defnedilen Neşet Ertaş’ın cenaze törenine; devlet adamları, siyasiler ve tüm kesimlerden insanlar katıldı.
Neşet Ertaş’ın vermiş olduğu vaziyet gerçekleştirilerek Neşet Ertaş babası Muharrem Ertaş’ın ayakucuna defnedildi. Neşet Ertaş’ın mezar taşının üzerinde ise ”Sakın ol ha insanoğlu / İncitme canı incitme / Her can bir kalp Hakk’a bağlı / İncitme canı incitme” yazılıdır. Saygıyla ve rahmetle anıyoruz…
Neşet Ertaş Kimdir En Sevilen Türküleri!
Neşet Ertaş kimdir ve nasıl türküler seslendirmiştir? En sevilen türküleri en derinden yazılan hisler ile bezenmiş sözleri Neşet Ertaş isminin içini doldurur. İşte en sevilen ve bilinen parçaları şu şekildedir:
- Şu garip halimden
- Yolcu
- Gönül Dağı
- Ben Bilmem Onu Beşi
- Yar İmiş Meğer
- Kaşların Karasına
- Yalan Dünya
- Ahirim Sensin
- Sen Benimsin Ben Senin
- Tatlı Dile Güler yüze
- Zahidem
- Mühür Gözlüm
- Allı Turnam
- Açma Zülüflerin
- Bağa Gel Bostana Gel
- Zülüf Dökülmüş Yüze
- Kendim Ettim Kendim Buldum
- Yazımı Kışa Çevirdin
- Dane Dane Benleri Var
- Gel Yanıma Gel
- Evvelim Sen Oldun
- Yaraladı Bu Aşk Beni
- Kesik Çayır
- Hata Benim
- Acem Kızı
- Yanıyorum Yanıyorum
- Niye Çattın Kaşlarını
- Sad Olup Gülmedin
- Köprüden Geçti Gelin
- Sen Benimsin
- Niğde Bağları
- Gülüşün Gülden Güzel
- Cahildim Dünyanın Rengine Kandım
- Bahçe Duvarından Aştım
- Yine Yeşillendi Niğde Dağları
- Kına mı Yaktın Eline
- Neredesin Sen
Neşet Ertaş Kimdir? Bozkırın Tezenesi Ne Demek?
Neşet Ertaş kimdir nasıl bir hayatı vardır? Bu soruları cevaplamamızın ardından Neşet Ertaş’ın ikinci ismi haline gelmiş olan Bozkırın Tezenesi ne demekti inceleyelim. Bozkır elbette ki bize Anadolu’yu çağrıştırır. Tezene ise Anadolu’da bağlama çalmak için kullanılan ve bilinen gereçlere denir.
Bu iki kavram birleştiğinde de büyük üstat Neşet Ertaş akla gelmektedir. Bu şekilde olaya baktığımızda ne kadar da güzel bir benzetme yapıldığını görmekteyiz. Bozkırın Tezenesi ismi Neşet Ertaş’a Yaşar Kemal tarafından verilmiştir.
Bozkırın Tezenesi olarak bilinen Neşet Ertaş; Abdallık müzik kültürünün son temsilcisidir. Neşet Ertaş’ın sinema filmi yapılmakta ve 2022 yılı 23 Aralık’ta sinemalarda vizyona girecektir. Neşet Ertaş’ın sanat hayatını ele alan film merak ve ilgi ile beklenmektedir.
Neşet Ertaş Kimdir? Muharrem Ertaş Türküleri
Neşet Ertaş kimdir sorusunun cevabın detaylıca açıklamış olduk. 1913 senesinde doğan Muharrem Ertaş, 1984 senesinde 71 yaşında vefat etmiştir. Kırşehir’de doğup Kırşehir’de ölen Muharrem Ertaş, bize büyük değer olan türkülerini, bozlak havalarını bırakmıştır.
Muharrem Ertaş abdal kültürünü devam eden isimler arasında yer almaktaydı. Yaptığı türküler ile bilinen Muharrem Ertaş, Neşet Ertaş’ın da babasıdır. Neşet Ertaş’ı sanat konusunda eğiten ve yol gösteren Muharrem Ertaş çok kıymetli değerlerimizdendir. İşte Muharrem Ertaş Türküleri:
- Evlerinin Önü Marul
- Kalktı Göç Eyledi Avşar Elleri
- Ağ Ellerin Sala Sala Gelir Yar
- Kırat Bozlağı
- Evlerinin Önü Marul
- Ela Gözlerini Sevdiğim Dilber
- Aldı Dert Beni
- Mezar Arasında
- Şu Yalan Dünyadan Usandım
- Yağmur Yağdı Yine Bulandı Hava
- Deniz Dalgasız Olmaz
- Şu Dağlar Ulu Dağlar
- Yeni Geldim Dinek Dağı
- Başımda Altın Tacım
- Bana Gül Diyorlar
- Kova Kova İndirirler Yazıya
- Tor Şahin Misali
- Giderim Giderim
- Aşağıdan Kalktı Bir Akça Güzeli
- Gönül Ne Gezersin
- İşte Geldim
- Ya Rab Kime Yalvarayım
- Küsmedim Neşetim
- Bad-ı Saba
- Bülbül
- Evin Yıkılsın Sebep
- Neyleyim Yalan Dünya Malı Ziynet
- Biter Kırşehir’in Gülleri
Neşet Ertaş ve Muharrem Ertaş Baba Oğul Atışmaları
Neşet Ertaş kimdir ve Muharrem Ertaş kimdir? Neşet Ertaş Türk son abdal temsilcisi, ozan ve sanatçıdır. Türkiye’nin çok büyük değerlerinden olan Neşet Ertaş ne yazık ki aramızdan 25 Eylül 2012 senesinde ayrılmıştır.
Muharrem Ertaş, Neşet Ertaş’ın babasıdır. Babası ve oğlu aynı gelenekte ve sanatta ilerler beraber çalarlarken bilinirlerdi. Neşet Ertaş küçükken babasından öğrendikleri ile sanatçılık hayatını sürdürülmüştür.
Muharrem Ertaş da büyük değerlerden söz yazarı ve saz ustasıdır. Müzik türleri arasında yer alan bozlak türünü en iyi şekilde seslendiren ve temsil eden Muharrem Ertaş, Neşet Ertaş’a belli ki söz ve saz ustalık yeteneğini vermiştir.
Neşet Ertaş kimdir sorusuna cevap verirken en sevilen şarkılarından da bahsettik. Neşet Ertaş bir süre Muharrem Ertaş ile yaptığı atışmalarla da akıllara kazınmıştı. Tabi bu baba oğul atışmadı yine kalemde ve sözde oluşan bağlaya dökülen bir atışmaydı.
Muharrem Ertaş ile Neşet Ertaş’ın arasının bozulma nedeni Neşet Ertaş’ın babasının uygun görmediği bir evliliğe kalkışmasıdır. Bu sebeple birbiri ile türkü atışması yapan baba oğul arasındaki bu atışmayı baba Muharrem Ertaş başlatmıştı.
Çıkan bu plağın ismi “Neşet Ertaş’ın Kahrı“ şeklindedir. Muharrem Ertaş şarkıda aslında Neşet’e yaşadığı duyguları ve düşüncelerini aktarmıştır. Sözlerini okuyarak da yaşananları tahmin etmek zor değildir. İşte ilk atışmayı başlatan türkünün sözleri, Muharrem Ertaş’ın oğlu Neşet Ertaş’a isyanı:
Temiz ruhlu, saf kalplisin, şöhretsin
Hakkın vardır evlenmeye evladım
Mevlam sana yapanları kahretsin
Aslı bozuk alma dedim evladım
Dokunsalar nazik tene kir gelir
Bizden önce ceddimize ar gelir
Köle olmak şanımıza zor gelir
Aslı bozuk alma dedim evladım
Küsmedim Neşet’im kahrettim sana
Baban değil miydim, sormadın bana
Olan olmuş yavrum ne deyim sana
Sen aklını yitirmişsin evladım…
Neşet Ertaş kimdir sözlerini kendi mi yazmıştır? Neşet Ertaş sözlerini kendi yazdığı türkülerinde derdini uygularını sözlerine yansıtır. Bu şarkının ardında yatan duygular oldukça yüklü ve kırgınlıklar derin…
Neşet Ertaş babasının bu atılımının üzerine bir cevap verir. Tabi bu atışma türküler ve nağmeler ile yapılacaktır. Neşet Ertaş, babasının Leyla hakkında aslı bozuk demesine o kadar içerlemiştir ki duygularını yine en bildiği yol türküleri ile aktarmıştır.
Fakat Neşet Ertaş saygısından ödün vermeyerek yine çok güzel bir şekilde cevabını belirtmiştir. İşte Neşet Ertaş’ın babasının “Aslı bozuk alma dedim evladım“ sözlerine cevabı:
Aşkı kimden aldın, sevgiyi kimden
Aslı bozuk deme gel şu insana
Soracak olursan eğer ki benden
Aslı bozuk deme gel şu insana
Yazımızı felek yazdı, Mevladan değil
Senin dediklerin evladan değil
Her hata suç bende, Leyla’dan değil
Aslı bozuk deme gel şu insana
Ulu arıyorsan, analar ulu
Sevmişiz gönülden, olmuşuz kulu
Analar insandır, biz insanoğlu
Aslı bozuk deme gel şu insana
Seni beni kim getirdi cihana
Her oğlu doğurmuştur bir ana
Senin fikrin bozuk, dostluk bahane
Aslı bozuk deme gel şu insana
Neşet Ertaş; “Analar insandır, biz insanoğlu“ sözleri ile hem atışmasına hem de insanlığa yine güzel bir anlam ve değer katmıştır. Neşet Ertaş kimdir derseniz öncelikle onu hissetmek ve anlamak için sözlerini dikkatle dinleyin deriz.
Neşet Ertaş bu atışmadan sonra Leyla ile ayrılmıştır. Boşanmanın ağırlığını yaşayan ve yine en iyi yaptığı şeyi duygularını türkülere yansıtan Neşet Ertaş “ Yazımı Kışa Çevirdin“ türküsünün sözlerini yazmış ve türküyü yapmıştır.
Türkülerinin içeriğinde Leyla’dan hiç kötü bahsetmez, Neşet… İşte Yazımı Kışa Çevirdin sözleri:
Yazımı kışa çevirdin
Karlar yağdı başa Leyla’m
Viran oldu evim yurdum
Ne söylesem boşa Leyla’m
Ne söylesem boşa Leyla’m
Boşa Leyla’m
Viran oldu evim yurdum
Ne söylesem boşa Leyla’m
Ne söylesem boşa Leyla’m
Boşa Leyla’m
Her an gözümde perdesin
Nere baksam sen ordasın
Mevlam ayrılık vermesin
Gökte uçan kuşa Leyla’m
Gökte uçan kuşa Leyla’m
Kuşa Leyla’m
Mevlam ayrılık vermesin
Gökte uçan kuşa Leyla’m
Gökte uçan kuşa Leyla’m
Kuşa Leyla’m
Yardan ayrı kalmak ölüm
Söyle ne olacak halim
Böyle kader böyle zulüm
Gelir garip başa Leyla’m
Gelir garip başa Leyla’m
Başa Leyla’m
Böyle kader böyle zulüm
Gelir garip başa Leyla’m
Gelir garip başa Leyla’m
Başa Leyla’m
Neşet Ertaş kimdir dendiğinde en güzel cevabı belki de kendi anlatmıştır zaten bize… Neşet Ertaş’ın en çok sevilen türkülerindne ve bu dönemlere ithafen yaktığı sözlerinin başlığı ise “Cahildim Dünyanın Rengine Kandım“ türküsüdür.
Cahildim dünyanın rengine kandım
Hayale aldandım boşuna yandım
Seni ilelebet benimsin sandım
Ölürüm sevdiğim zehirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin
Sözüm yok şu benden kırıldığına
İdip başka dala sarıldığıma
Gönülüm inanmıyor ayrıldığına
Gözyaşım sen oldun kahirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin
Garibim can yıkıp gönül kırmadım
Senden ayrı ben bir mekan kurmadım
Daha bir gönüle ikrar vermedim
Batınım sen oldun zahirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin
Daha bir gönüle ikrar vermedim
Batınım sen oldun zahirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin
Burada Neşet Ertaş ayrılık sonrası yaşadıklarını çok iyi aktarmıştır. Neşet Ertaş kimdir sorusuna cevabımızı ilerledikçe daha iyi vermekteyiz. Neşet Ertaş Leyla ismine özel yaktığı türküleri ile zaten oldukça bilinmektedir.
Babası Neşet Ertaş ile Leyla’nın boşanmasına ve yaşananlara itafen bir türkü daha yakar ve işte o sözler şu şekildedir:
Tükettin ömrümü koymadın özümü
Ata sözü tutmayan, döver dizini
Leyla çıkmış konsere takmış pozunu
Bu da bize bir züldür evladım
Neşet Ertaş kimdir türkülerine hala devam etmiş midir? Bu tarz türkülerin devamını getiren Neşet Ertaş kötü bir haberi Almanya’da iken alır. Babasının vefat ettiğini öğrenen Neşet derin bir hüzne kapılır.
Hemen apar topar bir şekilde Türkiye’ye gelen Neşet maalesef babası ile dargın gitmiştir. Babasının vefat haberinin ardından bir türkü daha yakar. Babasının vefatından sonra yaktığı türküdeki sözler ise şu şekildedir:
Uzak yoldan geldim hasretin için
Hani nerde babam Muharrem nerde?
Yaralı bülbülüm ses vermez niçin?
Yüreği yanığım o Kerem nerde
O garip gönüllüm dertli bakışlım
Feleğin elinden sinesi taşlım
Yüreği yaralım gözleri yaşlım
Gönül evi yıkık viranım nerde?
Fet olurdu feryadını dinleyen
Feryadı içinde derdini anlayan
Kuşlar gibi viranede ünleyen
Ecinnice Deli Boran’ım nerde
Okula gidemedim bu dert benimdi
Hemi benim derdim hem babamdı
Hemi babam hemi öğretmenimdi
Garib’im dersimi veren nerde